10 Kasım 2012 Cumartesi

Outlook Ekip E-Postası

Outlook ekip e-postası özelliği sayesinde düzenli olarak attığımız e-postalarda zaman kazanmamız mümkün. Örnek vermek gerekirse haftalık ve aylık olarak yönetime ve işverene atılan raporları düşünelim. Rapor alıcıları genelde aynı kişiler ve sayıca fazla alıcı eklemek gerekiyor. Ekip e-postası bu noktada devreye giriyor. Atayacağımız bir kısayol ile tüm alıcıların otomatik eklendiği yeni bir e-posta açmak mümkün.

Alıcı grubu oluşturmak için önce Giriş tabında Hızlı Adımlar bölümündeki Ekip E-postası'na tıklayalım.


Açılan pencerede oluşturacağımız hızlı adıma bir Ad giriyoruz. Girdiğimiz bu ad işlem sonunda ekranda  hızlı adımlar bölümünde belirecek.


Kaydete tıklamadan önce Seçenekler'e tıkladığımızda açılan pencereden tanımladığımız hızlı adımla yapılabilecek çeşitli eylemleri (e-postayı silmek, klasöre taşımak, okundu olarak işaretlemek gibi) ve kısayol tuşunu tanımlamak mümkün.


Son olarak alıcıları elle ard arda girebiliriz veya Kime'ye tıklayarak açılan adres defterinden kayıtlı adresleri seçebiliriz.


Eylemleri ve alıcıları tanımladıktan sonra Kaydet'e tıklayalım.


Hızlı adımlar bölmesinde daha önce verdiğimiz isimle bir kısayol oluştu.


Kısayola tıkladığımızda aşağıdaki gibi boş bir e-posta açıldı. Aynı şekilde e-postaya sabit bir metin eklemek için de İmza özelliğini kullanmanız mümkün. "Sayın Şefler, abc projesine ait haftalık ilerleme raporu ekte sunulmuştur. Saygılarımla..." metnini ileti tabındaki daha önceden tanımladığınız imzayı seçerek ekleyebilirsiniz.


2 Kasım 2012 Cuma

Autocad Dosyasındaki Kayıp Resim Dosyaları

Autocad dosyalarına kopyala yapıştır yöntemiyle eklenilen jpg, jpeg vb. dosyalar kayıt sırasında referans yöntemiyle eklendiği için aslında dosyanın içinde fiziksel olarak kayıt edilmemiş oluyor. (Bu dosyaları neden ekliyoruz derseniz, en basitinden bir metraj cetvelini,3 boyutlu bir renderı veya standart bir imalat detayını çizime eklediğinizi varsayın.) Dosyayı açtığınız zaman sadece ekranda beliriyor. Çalıştığınız dosyayı usb bellek ile başka bir bilgisayarda açarsanız karşınıza aşağıdaki resimdeki gibi bir dosya adresinden başka birşey çıkmayabilir.


Autocad ile çalışırken yapıştırdığımız dosyaları ve autocad dosyasını aynı klasörde toplayıp, aktarmamız gerektiği zaman klasör olarak aktarırsak bu sorunla karşılaşmıyoruz. Fakat çok fazla dosya ile çalıştığınız zaman ortalık karışabilir. Bu durumda eklediğimiz dosyayı fiziksel anlamda autocad dosyasının içine yerleştirmek (embed) için kopyaladıktan sonra yapıştır kısayolu yerine edit menüsünden paste special komutunu kullanmalıyız. Karşımıza çıkan yapıştırma tiplerinden image entity seçeneğine tıklayıp ok ye tıklarsak işlem tamamlanmış olur.
 

9 Ekim 2012 Salı

Çevrim İçi Eğitim (Online Education)

İnternetin hayatımıza katkısı tartışılmaz bir noktaya gelmiş durumda, özellikle, bilgiye ulaşmayı hızlandırması ve ucuzlatması en büyük katkısı. Günümüzde, istediğiniz bir konuda, araştırma yapıp, ortalama bir bilgi seviyesinin üstüne çıkmanız sadece günlerinizi almakta.

İnternetteki özgür bilgi paylaşımlarını birbirinden ayıran en önemli nokta ise, bilginin sistemli ve bir öğrenme metodolojisine uygun paylaşılması. İşte bu noktada üniversitelerde okutulan derslerin birer çevrim içi kaynak olarak tüm internet kullanıcılarına sunulması, devrim niteliğinde bir gelişme. Bugün sizlere Çevrim İçi Eğitim (Online Education) hakkında bilgi vereceğim. Örneklerimiz, bu hizmeti ücretsiz olarak sunan dünyaca ünlü büyük üniversiteler olacak.

Bilginin kilidini açmak, Zihinleri Güçlendirmek (Unlocking Knowledge, Empowering Minds.)

10 yılı aşkın bir süredir MIT (Massachusetts Institute of Technology) Üniversitesi, OCW (OpenCourseWare) adı altında üniversitesinde verilen dersleri internetten yayımlanmakta. 2007 yılının Kasım ayında tüm müfredatı sanal ortamda yayımlamayı da tamamlamışlar. Derslere ve dokümanlarına şu adresten ulaşabilirsiniz;
OCW dokümanları genelde, sunum ve yazılı dokümanlara dayanmakta. Mimarlıktan, mühendisliğe, işletmeden bilgisayar bilimlerine her türlü eğitim dokümanına buradan ulaşabilirsiniz.

edX

Bugün sizinle asıl paylaşmak istediğim oluşum edX.  edX, 2012 yılının Mayıs ayında duyurulan, MIT ve Harvard üniversitelerinin çevrim içi dersler vermek için oluşturdukları kar amacı gütmeyen, açık kaynak tabanlı bir platform. EdX, çevirim içi dersler vermenin yanında öğrencilerin nasıl öğrendiği, teknolojinin öğrenimi nasıl etkilediği gibi konulardaki araştırmaları, sağladığı istatistikler ile desteklemeyi de amaçlamakta. Tartışma forumları, sınavlar, ders notlarının bulunduğu Wiki’si, çevrim içi laboratuarları ile edX interaktif bir eğitim platformu sunuyor.


edX’in yabancı basındaki bazı haberlerini de sizinle paylaşmak istiyorum
.
Top universities put their reputations online
BBC News | June 20, 2012 | By Irina Khokhlova
http://bbc.in/M5avea

MOOC Brigade: Will Massive, Open Online Courses Revolutionize Higher Education?

Harvard-MIT Online School EdX to Offer Supervised Final Exams

MITx, HarvardX ve BerkeleyX ismi ile çevrim içi verilen derslere internet aracılığı ile belki on binlerce öğrenci ulaşabilecek. İlgi duyduğunuz ama bir türlü eğitim alamadığınız konularda kendinizi geliştirme şansı bulabileceksiniz. Çevrim içi eğitiminin önümüzdeki yıllara damgasını vuracağı kesin.

edX yeni bir sistem olduğu için öğrencilerin hata geri bildirimleri çok önemli. Yetkililer, yorumlar doğrultusunda sürekli geliştirme ve düzeltme yapıyor. Yaşanan sıkıntılardan beni en çok etkileyenini sizinle paylaşmak istiyorum. YouTube sitesine erişimi olmadığı için videoları izleyemeyenler için, ders videolarının altına “videoyu indir” kısa yolu eklendi. Bu insanların yaşadıkları ülkenin koyduğu YouTube yasağının, aslında bilgiye ulaşıma konulan bir yasak olduğunu bir daha görmüş olduk. Diğer can sıkıcı konu ise, dünya, teknoloji, eğitim, bilim v.b. konularda nasıl ilerleyebiliriz diye düşünürken biz hala savaşı tartışıyoruz.

Çevrim içi eğitim mümkün mü? Belirli bir konuda yüksek öğrenim görmek için yüksek paralar mı ödememiz gerekiyor? Sınıf denen odalarda toplanıp bir araya gelmemiz şart mı? Eğitim ve öğrenim gördüğünüzü kanıtlamak için diploma şart mı? Çevre baskısı, sınıfta kalma olmadan, kısacası korku olmadan eğitim ve öğretim olmaz mı?

Özgür bilgi dolu, aydın ve barış içinde bir gelecek diliyorum.
Sağlıcakla kalın,

P.S: Yazının Teknik Ofis ile ilgisi ne diye düşünenlere, her mühendisin ihtiyacı olan algoritmik düşünmeyi ve problem çözmeyi geliştirecek HarvardX kapsamındaki CS50x dersini ve MITx kapsamındaki 6.00x dersini tavsiye ediyorum. 

13 Eylül 2012 Perşembe

Autocad Dosyasındaki Üst Üste Gelmiş Nesneleri Silmek


Metraj yaparken üst üste gelmiş cisimleri farketmemek gerçekten sinir bozucu sonuçlar doğurabilir. Metrajın fazla olduğu durumlarda her metraj kalemini tek tek saymak çok fazla zaman alacağından autocad üzerinde filtreleme yaparak ekranda kalan tüm elemanları seçerek net metrajı bulabiliriz. Fakat bu seçimdeki rakam her zaman doğru metrajı vermeyebilir. Örnek vermek gerekirse aşağıdaki gibi bir kazık yerleşim planı olduğunu varsayalım.


Kısaca hesap yapmak gerekirse projede 4*7=28 adet kazık var. Bu hesap her zaman bu kadar kolay olmayacağı için fitrelenmiş kazıkları seçerek toplam metraja ulaşmaya çalışalım. Tüm elemanları seçelim ve sağ tıklayıp özelliklere girelim.


Ekrana gelen pencerenin en başına bakarsanız autocade göre toplam 56 adet circle elamanı seçili. Yani bizim hesabımızın 2 katı kadar kazık var. Demekki çizim sırasında bir şekilde aynı nesneler üst üste gelmiş ve bunu yeni farkettik. Bu gibi durumlarda hata yapmamak için ne yapmalıyız? Metraj için aldığımız dosyada hiç bir metraja başlamadan önce üstü üste gelmiş nesneleri silerek işe başlayabiliriz. Overkill komutu işimizi görecektir. Komutsatırında overkill yazıp entera basalım ve ardından ekrandaki tüm nesneleri seçelim. Karşımıza aşağıdaki gibi bir opsiyon penceresi çıkacak.



Burada color, layer, linetype vb seçenekler arasında istediğimizi seçelim. Üst üste gelmiş nesnelerin burada seçtiğimiz özellikleri birbirinden farklı ise silme işlemi gerçekleşmeyecek. Örneğin üst arka planda kalan kazık rengi, çizgi kalınlığı veya layeri öndeki kazıktakinden farklı. Bu durumda farklı olan özellikler bu listede işaretlenmeli. Emin olmadığınız durumlarda hepsini işaretlemekte fayda var. Şimdi ok butonuna tıklayalım ve komut satırında overkill komutunun ne yaptığının özetine bakalım.


28 duplicate(s) deleted / 0 overlapping object(s) or segment(s) deleted. Yani 28 adet üst üste gelen nesne silindi ve kısmen örtüşen nesne hiç silinmedi. (Eğer uzun bir çizgi üzerinde kısa bir çizgi olsaydı veya çember üzerinde çember dilimi olsaydı overkill işlem sonucunda "0 duplicate(s) deleted / 1 overlapping object(s) or segment(s) deleted" yazacaktı). Şimdi metrajı tekrar kontrol edelim.


Ekrana gelen pencerenin en başına tekrar bakarsanız overkill işleminin ardından toplam 28 adet circle elamanı seçili. Yani en başta hesap ettiğimiğimiz gibi toplam 28 adet kazık var.

8 Eylül 2012 Cumartesi

Excel'de Hücredeki Sayının Yanına Birim Yazmak

Dışarıdan alınan bir tablo üstünde çalışmanız gerektiğinde çoğu zaman karşılaştığımız sıkıntılardan biri de üzerinde 4 işlem yapmanız gereken sayısal verilerin hücre içine “birimleri” ile birlikte yazılmasıdır. Bu nedenle Excel hücredeki veriyi “metin” olarak algılar ve matematiksel işlem yapmanıza izin vermez. Konuya mahal listelerinden örnek verirsek;


 Tabloyu hazırlayan kişinin “Alan” kolonuna “m2” bilgisini de girmesi ile bilgiler “Metin” olarak algılanmıştır. (Bunu verinin sola dayalı yazılmasından da anlıyoruz). Tabloyu hazırlayanın bu tabloda toplam alanı merak etmesi durumunda, aklında bu 3 sayıyı toplayıp, “34 m2” cevabına ulaşması pek de zor değildir. Peki 1.800 adet mahalin bulunduğu bir projede çalışıyorsanız ve size farklı farklı sorular geliyorsa. İnşaat alanının katları dağılımı nedir? Toplam kaç m2 salon var? v.b.

Konuyu fazla derinleştirmeden ve dağıtmadan size bir ipucu vereceğim. Yukarıdaki sorunu 2 şekilde aşabilirsiniz. Tablonuzun yanına bir kolon daha açıp bu kolonda “birim” bilgisini tutabilirsiniz.


Ya da bu yazının da amacı olan “Hücre Biçimlendirmesi”nde bazı değişiklikler yapabilir, yanında “m2” yazan sayısal veriler tutabiliriz.

Excel’de hücreye girilen bilgiyi size sunulan bir çok kategoride(sayı, tarih, para, saat …)  listeleyebildiğiniz gibi size sunulan “İsteğe Uyarlanmış” kısmından yararlanarak kendi biçimlerinizi oluşturabilirsiniz. Fark ettiğiniz gibi konu geniş bir konu. Üzerine sayfalarca yazı yazılabilir. Biz konuyu basit, giriş seviyesinde tutup, geri kalanını şimdilik sizin araştırma ve hayal gücünüze bırakacağız.

“Alanı” kolonuna gelin ve alan bilgisi girilecek hücreleri seçip “sağ” tıklayın.



“Hücreleri Biçimlendir”e tıklayın.


“Sayı” sekmesinden “Kategori” bölümünde “İsteğe Uyarlanmış” kısmına tıklayın. 
Tür kısmına 0,00 “m2” yazın. Excel “ “ içine yazılanları o hücreye girilen verilen sayının yanına yazacaktır. Örnek yazan yerde, hücreye girilen bilginin nasıl görüleceği gösterilmektedir. 0,00 girildiği için sıfırdan sonra iki basamak gösterilecektir.



Hücre biçimlendirmeye basit bir örnek verdik. Daha ileri seviye yazılarda görüşmek dileğiyle, hoşçakalın.


7 Eylül 2012 Cuma

İşlemlere Yüksek İşlemci Önceliği Atamak


Teknik ofislerde sürekli karşılaştığımız bir durum da büyük boyutlu dosyalarla çalışmaktır. Özellikle büyük Excel dokümanları (6MB ve üstü) ile çalışmak çoğu zaman gerçekten zaman kayıplarına sebep olmaktadır. Hatta Bazen büyük AutoCAD dosyalarını açmak dakikalarınızı bile alabilir. İşte böyle durumlarda size zaman kazandıracak bir ipucunu sizinle paylaşacağım; Windows işletim sisteminde “İşlemlere Yüksek İşlemci Önceliği Atamak”.

Özetlersek, aşağıda sıralanan işlemleri yaparak işletim sisteminizin, CPU kullanımı paylaşımı yaparken sizin istediğiniz programlara öncelik vermesini sağlayacaksınız. Tahmin edebileceğiniz gibi sadece Excel’e, AutoCAD’e değil bilgisayardaki herhangi bir programa öncelik verip, dosyaları ile çalışma hızınızı arttırabilirsiniz. Belirtmekte yarar var; uygulayacağınız ayarlar kalıcı değildir. Bilgisayar tekrar başlatıldığında veya ilgili program tekrar çalıştırıldığında varsayılan ayarlara geri dönecektir. Diğer taraftan yapacağınız “işlem önceliği atamak” –hiç karşılaşmasam da - işletim sisteminizde kararsızlıklara neden olabilir.

Bir örnek üzerinden anlatıma başlayalım. Elimizde bir Excel dokümanı var. Bu dosyada 45.891 satır ve 21 kolon bilgi içeriyor. Bazı kolonlar bilgilerini =düşeyara v.b. formüller ile alıyor. Dosyanın sabit disk üzerindeki boyutu ise 8.98MB.

Kullandığım bilgisayarın özellikleri şöyle: Intel(R) Core(TM) i5 CPU, 2.67 GHz, 4GB RAM, 64bit Windows 7 İşletim sistemi.

Mevcut durumda dosyayı açmak 30 saniye sürüyor. Herhangi bir kolona filtre atmak 2 saniye, ikinci filtreyi atmak 2 saniye, filtrelerin temizlenmesi ise 4 saniye sürüyor.

Şimdi gelin birlikte Excel’e işlemci önceliği atayalım.

1) “Başlat”dan tıklayarak Excel programını çalıştırın.

2) Ekranınızın altındaki durum çubuğuna sağ tıklayın ve çıkan menüden “Görev Yöneticisini Başlat”ı tıklayın.

3) Açılan “Windows Görev Yöneticisi” penceresinden “İşlemler” sekmesini seçin.


4) “Tüm kullanıcılara ait işlemleri göster”e tıklayın.

5) Listelenen işlemler arasından “EXCEL.EXE”i bulun ve sağ tıklayın. “Öncelik Ata” > “Yüksek”i seçin.


6) Karşınıza bir uyarı mesajı çıkacaktır. “Önceliği değiştir”e tıklayın.


Şimdi sisteminiz bu programa “Yüksek öncelik” vermeye hazır. Büyük boyutlu dosyayı şimdi bu şekilde açalım.

Bu durumda dosyayı açmak yine yaklaşık 30 saniye sürüyor. Bu sürede gözle görülür bir gelişme olmamasının sebebi bilginin sabit diskten okunuyor olması olabilir.

Herhangi bir kolona filtre atmak 1,5 saniye, ikinci filtreyi atmak 1,5 saniye, filtrelerin temizlenmesi ise 3,5 saniye sürüyor. Tabi ki bu ölçümler çok kaba ölçümler, yalnız siz dosyada gün boyu çalışırken hızlanmayı daha iyi fark edeceksinizdir. Hepinize rahat ve yüksek hızda çalışmalar diliyorum.

Selamlar,


14 Nisan 2012 Cumartesi

BIM nedir? (Yapı Bilgi Modellemesi)



“BIM” kelimesi, İngilizce “Building Information Modelling” sözcüklerinin baş harflerinden oluşur. Türkçe’ye ” Yapı Bilgi Modellemesi”  olarak çevrilmiştir. Peki nedir bu BIM?

İnternet’te BIM hakkında yazılmış makaleler, araştırmalar hatta görsel anlatımlı videoları bulabilirsiniz. Burada kısa ve öz bir tanım yaparsak, BIM; bir yapı ile ilgili her türlü bilginin bir bilgisayar modeli oluşturularak, tutulması işidir.

“Bilgi” sözcüğünü biraz daha açarsak; 3 ana kırılımı bulunduğunu görürüz. 
1. Binanın 3 boyutlu bilgisayar modeli (Mimari, Statik, Mekanik ve Elektrik)
2. Binanın zaman çizelgesi (İş Programı)
3. Binanın maliyet bilgisi

Bu 3 ana kırılımdan 1.cisi binanın 3 boyutlu bilgisayar modeli olduğu için 3D (3 Boyut) olarak tanımlanır. Zaman bilgisinin eklenmesi modele 4. boyutunu verir. Maliyet bilgisi de eklendiğinde 5 boyutlu bir modeliniz olur. Bu nedenle internette 5D BIM olarak da tanımlamalar da sık sık karşınıza çıkacaktır.

3 boyutlu bilgisayar modeli, yapı mimari bilgisinin yanı sıra, yapısal (statik), mekanik ve elektrik bilgilerini de içerir, bu sayede inşaat sırasında sahada fark edilen birçok disiplin çakışması, 3 boyutlu modelde görülür ve çözülür. Saha imalatı sırasında karşılaşılan çakışmalar en aza indirilmiş olur.

Zaman bilgisinin model üzerindeki fiziksel elemanlara işlenmiş, binanın zaman ile fiziksel ilerlemesini takibini de daha anlaşılır kılar.

Hazırlanmış model üzerinden metrajların çıkarılması ve maliyetlendirilmesi. Metraj ve maliyet hatalarını en aza indirdiği gibi iş yükünü de azaltır. 

BIM sadece inşaat aşamasında proje yönetimini kolaylaştırmakla kalmaz, her türlü bilgiyi içeren bir model, binanın tüm yaşam döngüsü boyunca işletmecilere yardımcı olur. X odasına giden vana neredeydi? Gömülü ana güç hattı nereden geçiyor? Gibi soruları iyi işlenmiş bir BIM’den rahatlıkla bulabilirsiniz.

 Bu yazımızda BIM’e bir giriş yapmış olduk. Önümüzdeki günlerde, inşaat sektörünün gidişatını değiştirecek olan bu sistemin adını daha sık duyacağınıza eminim. Bu konuda Türkiye’de ilk defa Mayıs 2012’de, Turner ve Proge tarafından bir seminer düzenleniyor; “BIM Conference, Istanbul - May 2012”. İlgilinenler için detayları aşağıda paylaşıyorum.

Sağlıcakla kalın.

BIM Conference, Istanbul - May 2012

 “Turner Innovation Series” dünya çapında bazı belli başlı şehirlerde düzenlenecek bir dizi konferans yoluyla yatırım, inşaat ve tasarım alanlarında çağdaş yenilikleri sunmayı amaçlamaktadır. Bu dizi, inşaat uzmanlarını bir araya getirerek işbirliğini desteklemek ve bu yolla inşaat piyasasını geliştirmek gayesini gütmektedir.

"Turner Innovation Series"in ilk konferansı, inşaat öncesi, inşaat ve işletme süreçleri boyunca yarattığı dikkat çekici değişim açısından Yapı Bilgi Modellemesinin (Building Information Modeling – BIM) mevcut uygulamalarını ve faydalarını değerlendirecek.


22 Şubat 2012 Çarşamba

Excel Formüllerinde Kendinizin Tanımladığı Fonksiyonları Kullanma

Excel'de hücre içerisinde sürekli kullandığınız uzun formülleriniz varsa, kendi fonksiyonlarınızı kullanmak sayfa düzeni açısından faydalı olacaktır. Yaptığınız çalışmaları başka insanlar incelediği zaman anlaşılması, takibi ve hatta modifiyesi daha rahat olacaktır. Bunu yapmak için geliştirici sekmesindeki visual basic düğmesine tıklayalım.
Şimdi soldaki listede boş bir alana sağ tıklayalım ve insert ardından module’e tıklayalım. Modülümüz eklendi, şimdi formülü tanıtalım. Burada tanıtacağımız her fonksiyon için fonksiyon başını ve sonunu tanıtmalıyız. Bunu yapmak için Function FonksiyonAdı(Girdi1,Girdi2,…) as GirdiTipi ve End function terimleri kullanılmalıdır. FonksiyonAdı fonksiyonu parantez içerisinde tanımlı GirdiTipi tipindeki girdileri kullanarak bu iki satır arasında yazılmış tüm işlevleri yerine geçirecektir.
Yazmak istediğimiz fonksiyonun 2 sayı arasındaki tüm sayıları toplamasını istiyoruz. Bunun için modülümüze
Function ardısıktoplama(x, y) As Single
For i = x To y
ardısıktoplama = ardısıktoplama + i
Next i
End Function
satırlarını ekleyelim.
Bu fonksiyon single tipindeki x ve y değerini alıp for döngüsünde kullanarak sonuca ulaşır. Topladığımız sayılar tam sayı olduğu için single tanımlaması kullandık. Toplayacağımız sayılar ondalıklı sayılar olsaydı double tanımlaması kullanmalıydık. Bu tanımlamaları neden yapıyoruz? Eğer girditipi tanımlamazsanız excel gereksiz yere bellek kullanacaktır. Şu an sadece 5 satırdan oluşan bir kod hazırladık. Eğer binlerce satırdan ve yüzlerce değişkenden oluşan kodlar kullanırsanız bilgisayarınızın belleği zorlanabilir, yani excel yavaşlayabilir.
Bu fonksiyonu kullanmak için hücre içerisinde = ile başlayarak module içerisinde daha önce yazdığımız FonksiyonAdı formülünü yazıp(ardısıktoplama) parantez içerisinde (B1;B2) yazmalıyız.
Formülümüz çalışıyor, sonuç olarak 515 değerini verdi. Bazı durumlarda B1 ve B2 hücrelerini değiştirmenize rağmen formülün sonucu değişmeyebilir. Bunu engellemek için module içerisinde fonksiyonu tanımlarken for döngüsünden önce
Application.Volatile = True
satırlarını eklemeliyiz. Bunun sakıncası ise B1 ve B2 değerlerini değiştirmemenize rağmen bu formüldeki tüm işlemleri gereksiz yere tekrarlayabilir, yani excel yavaşlayabilir.
Module içerisine yukarıdaki koşullara uyarak istediğiniz kadar farklı fonksiyon tanımlayabilirsiniz. Hatta bir fonksiyon içerisinde başka bir fonksiyon bile çağırabilirsiniz. Bunun için x değerini baslangıc adlı başka bir formül ile hesaplayacağımızı varsayalım.
For döngüsünden önce
x = baslangıc(B1)
satırlarını eklemeliyiz. Bu durumda baslangıc fonksiyonu ardısıkfonksiyonu hala aktifken B1 hücresindeki değeri kullanarak yeni x değerini atayacaktır.

20 Şubat 2012 Pazartesi

Mobil Vinçler için Yük Tabloları

Şantiyelerde kullanacağımız vinçlerin hangi koşullarda ne kadar yük kaldırabileceğini öğrenmek için o vince ait yük tablolarına ihtiyacımız var. Bu tabloları nasıl okuyacağımızı öğrenelim.

Aşağıda Grove, Liebherr ve Terex firmalarına ait 3 farklı vincin kullanma kılavuzları mevcut. Bu kılavuzlar hakkında bilmemiz gereken ilk konu yük tablolarında kullanılan sembollerin anlamlarıdır. İncelediğiniz tablo sadece ve sadece o sembollerdeki koşullar için geçerlidir. Grove vince ait kılavuzun 3. ve 19.sayfalarında, Liebherr vince ait kılavuzun 25.sayfasında ve Terex vince ait kılavuzun 3.sayfasında bu sembolleri ve anlamlarını bulabilirsiniz.

Şimdi Grove vince ait bir yük tablosunu inceleyelim. 13.sayfadan başlayalım. Sayfadaki ilk tablonun üzerinde 4 farklı sembol var. Sembollerin anlamlarına bakarsanız ilk sembol Boom(bom), ikinci sembol Outrigger(vinc ayağı), üçüncü sembol Working Range(Çalışma aralığı) ve dördüncü sembol Counterweight(balans ağırlığı) için kullanılmış. Yani bu tablo bom uzunluğu 8.8-29.0 metre arasındayken, ayaklar tam açıkken, 360 derece aralıkta ve 3810 kg balans ağırlığı olduğunda geçerli. İlerleyen sayfalarda ayaklar yarım açıkken veya kapalıyken ve farklı balans ağırlıkları takılıyken geçerli yük tablolarını bulabilirsiniz.

Peki bu tabloyu nasıl okuyacağız? Tablonun sol üst köşesindeki sembol Radius(yarıçap) için. Tablonun hemen üstündeki sembol ise yine bom için. Yarıçap vincin merkezinden kancaya kadar olan mesafe. Dikkat ederseniz tablodaki en yüksek kapasite sol en üstteki 30 ton. (Vincin özelliklerinin yazılı olduğu ilk sayfada zaten 30 ton olduğu belirtilmiş.) 30.000 ton kaldırabileceğimiz bom uzunluğunu bulmak için tablonun ilk satırındaki rakamlara bakmalıyız, yani 8.8 metre. Bu konumdaki yarıçap için ise ilk kolondaki rakamlara bakmalıyız, yani 2.5 metre.

Tabloyu incelemeye devam edelim. Bom uzunluğumuzu değiştirmeden,(8.8 metre) yarıçapı değiştirirsek ne olacak? Bunun için 8.8 metre yazan kolondan aşağıya doğru inmeliyiz. Örneğin yarıçapı iki katına, yani 5 metreye, çıkartırsak bu koşulda en fazla 17.875 ton yük kaldırabilirsiniz. Yarıçap arttıkça kaldırma kapasitesi düşüyor, beklenen bir sonuç.

Şimdi 13.sayfaya bakalım. İlk tablodakine göre tek farklı koşul ayakların yarım açık olması. Bu durumda kaldırılabilecek maksimum yük, tablonun sol en üst köşesi, 30 tondan 27 tona düşüyor.

Grove

Liebherr vincin 5.sayfasına ilk tabloya bakalım. Yani bu tablo bom uzunluğu 11.5-60.0 metre arasındayken, ayaklar tam açıkken, 360 derece aralıkta ve 7600 kg balans ağırlığı olduğunda geçerli. Şimdi elimizde 5 ton bir yük olduğunu ve bu yükü kaldırıp 25 metre yarıçapa koyup koyamıyacağımıza bakalım. (İnşaatlarda genelde vinçler için bu durumdaki gibi yarıçapı arttıran fiziksel engeller olur, sabit yapılar, çalışan başka ekipler, vinç çalışmasına uygun olmayan zeminler gibi.) Tabloda 25 metre olmadığı için güvenli yönde kalmak adına yarıçağı 26 metre olan satıra bakmalıyız. Gördüğünüz gibi bu koşullarda vinç 1.2-3.5 ton aralığında yük kaldırabiliyor. Yani bu vinç bu koşullarda işimizi görmüyor.

4.sayfadaki ikinci tabloya bakarsanız 26 metre yarıçapta 3.5-5.7 ton aralığında yük kaldırmak mümkün. Yani bu işi yapmamız için 7600 kg olan balans ağırlığını 17200 kg olarak değiştirmeliyiz. Bunu yapsak bile bom uzunluğu 30.1-47.5 metre aralığındayken yapabiliriz. Bom uzunluğu 48.7-60.0 metre aralığındayken bu yükü kaldırmamız bu koşullarda bile mümkün değil.

LIEBHERR

Şu ana kadar sadece belirli koşullarda belirli bir yükü kaldırıp kaldıramayacağımızı kontrol ettik. Peki bu yükü belirli bir yüksekliğe koyup koyamayacağımız nasıl kontrol ederiz? Bunu öğrenmek için Terex vincin 8.sayfasını açalım ve bom uzunluğu 15.24 metre iken 9 metre yarıçaptaki bir yükü en fazla hangi yüksekliğe koyabiliriz öğrenelim. Bunun için yatay eksendeki 9 metreye ait çizgiyi 15.24 metre yarıçapında çizilmiş daire ile kesiştirmeliyiz. Bu kesişimin değeri(yaklaşık 13.5 metre) kanca bloğunun üst yüksekliğini verecek. Bu sebeple bulduğumuz değerden grafiğin üstünde bulunan 1.6 metreyi çıkarmalıyız. (13.5-1.6=11.9 metre) Şimdi kanca altı yüksekliğini bulmuş olduk. Bu yükü kaldırmak için sapan, aparat vb. kullanıyorsak onların da yüksekliğini ve kaldıracağımız cismin yüksekliğini bulduğumuz son değerden düşmemiz gerekir. (1 metre aparat ve 2 metrelik yük olduğunu varsayalım.) Yani bom uzunluğu 15.24 metre iken 9 metre yarıçapta tır üzerinde bulunan bir yükü en fazla 11.9-1-2=8.9 metre yüksekliğe koyabiliriz.

TEREX

Buraya koyduğumuz tüm örneklerde tablolar 360 derece için geçerliydi. Peki bu ne demek? Bazı vinçlerin zayıf yönleri olabiliyor. Belirli bir kapasitede yük kaldırabilmesi için bomun vince paralel olması gerekiyor. Bu durumda tabloda çalışma aralığı sembolü olarak 360 derece sembolünden farklı bir sembol görecektik. Yani kısıtlı açıda çalışabiliyorsunuz. Bu açının vinci yöneten bilgisayarın yazılımından ayarlanması mümkün.

Yine aynı şekilde bazı vinçlerde yük havadayken düşük hızlarda yatay taşımaya izin veriliyor. Bu durumda da bomun vince paralelken kitlenmesi gerekebiliyor. Vincin yazılımı bomun kitlenmesini de sağlıyor.

Son bir not. Bu örneklerde sürekli vincin kapasitesini ve imkanlarını kontrol ettik. Unutulmaması gereken vincin donamının da kaldırılması düşünülen yüke uygun olması gerekiyor. Halat kanca bloğunda ne kadar tur atarsa kaldırma kapasitesi o kadar fazla, ama kaldırma hızı da o kadar düşük oluyor. Bazı projelerde çalışılan yükler az olduğundan vincin çalışmasını hızlandırmak için o yüke uygun donam konfigurasyonu seçiliyor, yani başka bir şantiyeye giderse o konfigurasyonun değiştirilmesi gerekir.

Excel ile Basit Doküman Takip Tablosu Oluşturma

Şantiyelerde işveren, müşavir ve taşeronlar ile yapılan yazışmaların sayıları uzun süreli projelerde binlerceye ulaşmakta ve basit gibi görünen kayıt tutma süreci zaman zaman baş ağrıtmaktadır. Farklı dokümanlara aynı takip numarası verilmesi olasıdır. Bunu engellemek için şantiye başında takibi rahat bir formatta doküman takip tablosu oluşturmalıyız. Şantiyemizde 3 farklı kategoride doküman numarası vereceğimizi varsaydık. (Bu sayıyı aşağıda anlatılan formülleri revize ederek istediğimiz kadar arttırmak mümkün.) İşveren yazışmalarının numaraları 1, müşavir yazışmalarınınki 2 ve son olarak taşeron yazışmalarınınki ise 3 ile başlayan 4 haneli rakamlardan oluşacak. Yani kategorilere ait ilk doküman numarası sırasıyla 1001, 2001 ve 3001 olacak.

İlk olarak kategoriyi belirlemeye yarayan formülü inceleyelim. (Kategoriyi bilmemiz hem yeni numara verirken hem de tabloya filtre eklenmesi durumunda gerekli.) Eğer formülünü kullanarak doküman numarasının sırasıyla 3000, 2000 ve 1000 değerinden büyük olup olmadığını kontrol ediyoruz. Bunu yapmak için D2 hücresinde =EĞER(A2>3000;3;EĞER(A2>2000;2;1)) formülünü kullandık. Karşılaştırmaya 3000 ile başladık çünkü eğer 1000 ile başlasaydık formül her koşulda 3 değerini verecekti.

Yeni numara vermek için ise her kategorinin D kolonunda toplam kaç kez kullanıldığını bulmalıyız. Ardından bu sayıya 1 ekleyerek yeni numarayı elde edeceğiz. Bunu yapmak için H2 hücresine =EĞERSAY($D:$D;F2)+1+1000, H3 hücresine =EĞERSAY($D:$D;F3)+1+2000 ve H4 hücresine =EĞERSAY($D:$D;F4)+1+3000 formüllerini yazalım. Formül içerisinde neden 1000,2000 ve 3000 kullandığımızı örneklerle anlatalım.

Örneğimizde 1 kategorisi toplamda 10 kez geçtiği için formül =10+1+1000=1011 değerini, 2 kategorisi toplamda 3 kez geçtiği için =3+1+2000=2004 değerini, 3 kategorisi ise toplamda 10 kez geçtiği için =2+1+3000=3003 değerini verecek.

Son olarak tablodaki satırları kategoriye göre renklendirmeyi deneyelim. Bunun için A2 hücresine aşağıdaki formülleri ekleyelim.

A2 hücresini seçelim ve bu formatı biçim boyacısı ile B2:D2 aralığına taşıyalım. (Biçim boyacısı sadece koşullu biçimlendirmeyi değil, yazi tipi, rengi ve çizgileri de taşıyacak, bunu en son da düzelteceğiz.)

A2:D2 aralığını seçelim ve bu formatı biçim boyacısı ile A3:D16 aralığına taşıyalım.

Biçim boyacısının bozduğu yerleri düzeltelim.

Şimdi A1:D16 aralığını seçelim ve giriş sekmesindeki sırala ve filtre uygula butonuna tıklayıp, filtreye tıklayalım.

Doküman takip tablomuz hazır. İstediğimiz kategoriye tik atarak veya tiki kaldırarak filtreleme yapmamız mümkün.

Önemli bir not: Önceki yazılarımızda “İşveren teslim tarihinden itibaren sözleşmede belirtilen belirli bir iş günü içerisinde projeye cevap vermekle yükümlüdür.” demiştik. Aynı mantıkla resmi yazılarımıza da belirli bir süre içinde cevap verilmesi gerekmektedir. Bu yüzden bu tablo formatına cevap verilmesi gereken tarih ve cevap verilen tarih kolonları ekleyebiliriz. Bunu yapmamızdaki sebep nedir? Bir örnekle açıklayalım. Proje malzeme ve ekipmanları satın alınmadan önce işveren onayı alınmalıdır. Eğer işveren bu onayı vermede gecikirse tedarik süreci uzayabilir. Sürenin uzaması durumunda alış fiyatı artabilir veya fiyatı artmasa bile döviz kurundan dolayı fiyat farkı oluşabilir. Bunların hiçbirisi yaşanmasa bile sadece tedarik süreci uzadığı için aktivite iş programında kritik yol üzerinde ise işin teslim tarihi uzayabilir. Bu durumda süre uzatımı ve maddi zararınızın tazmini için resmi bir dayanağınız olmalıdır. Bunun için de satın alınacak ürüne ait teknik bilgileri ne zaman sunduğunuz, bu ürünün onayının geciktiğine dair hatırlatıcı nitelikteki resmi yazıyı ne zaman hazırladığınız gibi sorulara cevap vermeniz gerekmektedir.

18 Şubat 2012 Cumartesi

Excel ile Proje Takip Tablosu Hazırlama

Bugunkü yazımızda proje takip tablosu oluşturmayı deneyeceğiz. Projelerde genelde yüzlerce proje olur ve işveren dizaynın gecikmemesi için proje başında bu işi çok sıkı tutar. Günlük/haftalık toplantılarda bu konular tartışılır, suçlu bulmak yerine gecikmenin sebebi tespit edilmeye çalışılır.

Bunu nasıl yapabilirsiniz? Projeleri teslim edilen, teslim edilip cevap bekleyen, cevabı çok geciken, hiç teslim edilmemiş gibi kategorilere ayırabilirsiniz. (İşveren teslim tarihinden itibaren sözleşmede belirtilen belirli bir iş günü içerisinde projeye cevap vermekle yükümlüdür.) Daha da ileri gitmek gerekirse bu sistematiği farklı disiplinler için ayırabilirsiniz. Yani geciken projeleriniz mimari mi, statik mi bu tablolar sayesinde anlayabilirsiniz.

Biz bu denememizde disiplinlere ayırmayacağız, basit olması açısından sadece proje durumuna göre listeleme yapacağız ve her projenin en fazla 7 kez revize edileceği varsayımını yapacağız.

Aşağıda oluşturduğum tablo formatını ve B-G kolonlarındaki formülleri görebilirsiniz. Önce tablo formatından bahsedelim ve ardından sırasıyla formüller üzerinden geçelim.

İlk hücresi SAKLA olan kolonlara görsel olarak ihtiyacımız yok, bu kolonları formülasyonda ara eleman olarak kullanacağız.

Revizyon: B kolonunda projenin kaç kez revize edildiğini hesap edeceğiz. Proje adını verirken bu bilgiye sahip olmalıyız. Bunun için 7 farklı revizyonun teslim tarihinin dolu olup olmadığını kontrol edeceğiz. Teslim tarihi hücresi dolu ise eğer fonksiyonu 1 değerini alacak, değil ise 0 değerini alacak ve 7 farklı eğer fonksiyonunun sonucu B kolonunda toplanacak. Yani bir proje için 3 farklı revizyon teslim edilmişse formül =1+1+1+0+0+0+0=3 sonucunu verecek.

=TOPLA(EĞER(H5>0;1;0)+EĞER(K5>0;1;0)+EĞER(N5>0;1;0)+EĞER(Q5>0;1;0)+EĞER(T5>0;1;0)+EĞER(W5>0;1;0)+EĞER(Z5>0;1;0))

Proje Adı: C kolonunda proje adını görebilirsiniz. İşveren adı_bina adı_disiplin adı_revizyon sayısı şeklinde bir formata sahip. Dosya adını A kolonundan ve revizyon sayısını B kolonundan alacağız ve C kolonunda birleştireceğiz. Proje adının formatını proje detaylarına ve işveren taleplerine göre değiştirmek mümkün. Burada basit olması açısından her binaya ait her disiplinde sadece 1 proje olduğunu varsaydık. Yani 3 farklı binanın 4 farklı disiplinde toplam 12 projesi var.

=A5&"_Rev_"&B5

Durum: D kolonunda ulaşmaya çalıştığımız durum tiplerini görebilirsiniz. Formülasyonda kullanıdığımız 4 farklı durum tipini formülasyonda kullandığımız sırayla detaylı şekilde açıklayalım:

=EĞER(E5>$D$2;"TESLİMEDİLMEDİ";EĞER(F5>E5;"CEVAP GELDİ";EĞER(İŞGÜNÜ(E5;7)<$D$2;"CEVAP GECİKTİ";"CEVAP BEKLENİYOR")))

Teslim edilmedi: H kolonuna projenin teslim edildiyse ilk teslim tarihini, teslim edilmesi ise tahmini teslim tarihini girdiğimizi varsayıyoruz. Projenin teslim edilip edilmediğini D2 hücresindeki özet tarihi ile karşılaştırarak anlayacağız. (Müteahhit projeyi teslim etmekte geç kalmış.)

Cevap geldi: Teslim edilmedi kontrolü ardından, proje teslim edildiyse ve bu proje için cevap ve bir not alındıysa (cevap tarihi ve notu hücreleri dolu ise) cevap geldi kategorisini seçeceğiz. (Eğer alınan not A ise proje revizyonuna gerek yok, B veya C ise proje A notu alana kadar revize edilmeli.)

Cevap gecikti: Cevap geldi kontrolünün ardından proje teslim tarihinden itibaren 7 iş günü içerisinde cevap gelmediyse cevap gecikti kategorisini kullanacağız. (İşveren projeyi onaylamada geç kalmış.)

Cevap bekleniyor: Cevap gecikti kontrolünün ardından proje teslim edilmiş ve teslim tarihinden itibaren 7 iş günü geçmemiş ise bu kategoriyi kullanacağız. (Sorun yok, proje onay aşamasında.)

Son Teslimat: 7 farklı revizyonun teslim tarihini mak fonksiyonu ile karşılaştıracağız ve son teslimat tarihini tespit edeceğiz.

=MAK(H5;K5;N5;Q5;T5;W5;Z5)

Son Cevap: Son teslimat kolonunda olduğu gibi 7 farklı revizyonun cevap tarihini mak fonksiyonu ile karşılaştıracağız ve son cevap tarihini tespit edeceğiz.

=MAK(I5;L5;O5;R5;U5;X5;AA5)

Son Not: F kolonunda elde ettiğimiz son cevap tarihinin hangi revizyonda gerçekleştiğini bulana kadar eğer fonksiyonu ile karşılaştırma yapacağız ve bulduğumuz zaman o revizyonun notunu çekeceğiz.

=EĞER(I5=F5;J5;EĞER(L5=F5;M5;EĞER(O5=F5;P5;EĞER(R5=F5;S5;EĞER(U5=F5;V5;EĞER(X5=F5;Y5;EĞER(AA5=F5;AB5)))))))

H kolonundan sonraki bilgilerin tamamını elle girmemiz gerekiyor. Elle girmemiz gereken bilgiler her revizyonun teslim tarihi, cevap tarihi ve notunu içeriyor.

Şimdi SAKLA ile başlayan kolonları saklayalım ve proje takip tablomuz hazır. Eğer proje teslim edildiyse ve cevap gelmediyse veya proje hiç teslim edilmediyse son not kolonu #### değerini veriyor, bu iki koşulu kontrol edip ardından yukarıdaki formülü çalıştırırsak #### işaretinden kurtulabiliriz. Burada kullandığımız formül yeteri kadar uzun olduğundan daha da karmaşıklaştırmamak adına #### değerine göz yumduk.